
Yeni bir dili öğrenmeye karar verdiğinizde genellikle ilk duyduğunuz şey şu olur: “Sabırlı ol.” Evet, sabır önemli — ama tek başına yeterli değil. Asıl yakıtınız merak olmalı. Bir dili yalnızca kelimeleri ezberleyerek ya da dilbilgisi kurallarını çalışarak öğrenemezsiniz. Dil, bir kültürün nefesidir. Müziklerinde, dizilerinde, sokak tabelalarında, hatta sosyal medyada yaşar. Öğrendiğiniz her kelimenin arkasında bir hikâye, bir insan, bir duygu vardır. Örneğin Japonca öğreniyorsanız, anime izlerken “arigatou” kelimesinin sadece “teşekkür ederim” olmadığını, tonlamasına göre bir yakınlık ifadesi taşıdığını fark edersiniz. İngilizce öğreniyorsanız, şarkı sözlerinde geçen deyimlerin kitapta yazandan çok daha canlı olduğunu görürsünüz. Bu yüzden, dili ders gibi değil, keşif gibi yaşayın. Yeni bir kelime gördüğünüzde onunla bir cümle kurun. Yabancı bir kelimeyi duyduğunuzda telaffuzunu taklit edin. Yanlış yapmaktan korkmayın — çünkü her hata, yeni bir adım demektir. Ve unutmayın: ?️ Dil, iletişim içindir. ❤️ İletişim, insanlar içindir. ? İnsanlarla bağlantı kurdukça, dil kendiliğinden gelişir.